Aklını kullananlara açıklama;
Kur'an da bazı yasaklar kalıplar halinde verilir.

MAİDE : 90. Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.

Buradaki şarap kelimesi alkollü içki olarak alınır.
Fakat eroin ve esrar gibi isimler içermez. Eroin ve esrar haram değildir diyebilirmiyiz. Eroin ve esrar da aynı kalıba girer.
Fakat alkölü veya uyuşturucuyu insanın ameliyatında kullanırsan haram olmaz.
Demekki alkol haram değildir.
Haram olan alkolün içilerek yapılan eylemidir.
Okey taşları veya iskambil kağitları veya tavla zarı haram değildir.
Evde ailenle oynarsan neden haram olsun.
Hatta evde oynarsan çocuğunun oyun ihtiyacını karşılamak açısından faydalıdır.
Bu ihtiyacı ona vermezsen başka yerde karşılmaya kalkar ve kumar mekanına düşer.
Oyun araçları haram değildir.
Haram olan para ile oynayıp kumara dönüştüren eylemdir.

BAKARA : 195 te ''Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın.' diye buyurur Allah.

Bu iki manaya gelir. Kulluk görevinizi yapın ve kenidinizi cehennem tehlikesine atmayın.
Birde dünyada kendinizi tehlikeye atmayın.
Şimdi Kur'an da trafik kuralları diye bir Ayet var mı.
Tabiki yoktur.
Devlet bu kuralları koymuş.
Kırmızı ışıktan geçersen, aşırı hız yaparsan, emniyet kemerini takmazsan, kendini ve karşındakini tehlikeye atmış olursun.
Hatta birisine çarpıp öldürürsen; Kurallara uymayarak yaptığın için kasten adam öldürmekten cehennemi boylarsın.
Kur'an da trafik kuralları yoktur.
Fakat devletin koyduğu trafik kurallarına dinen uymak zorundasın.

Şimdi asıl konuya geçiyorum.

TIN : 4. Biz insanı en güzel biçimde yarattık.

Bu Ayet varken Allah insanı kusurlu yarattı diyebilirmiyiz.
İstisnalar var tabi. Fakat genel olarak yoktur.
İstisnalar ise Allah kaynaklı değildir.
Yani kan uyuşmazlığından, hamilelikte sigaradan, yanlış beslenmeden, alınan yanlış ilaçlardan meydana gelmektedir. Bunun başka yine insan kaynaklı fonksiyonları vardır.

MÜMİNUN : 14. Sonra nutfeyi alaka (aşılanmış yumurta) yaptık. Peşinden, alakayı, bir parçacık et haline soktuk; bu bir parçacık eti kemiklere (iskelete) çevirdik; bu kemikleri etle kapladık. Sonra onu başka bir yaratışla insan haline getirdik. Yapıp yaratanların en güzeli olan Allah pek yücedir.

Buradaki ifadeye bakın. Allah en güzelini yaratmış

NEML : 88. Sen dağları görürsün de, onları yerinde durur sanırsın. Oysa onlar bulutların yürümesi gibi yürümektedirler. (Bu,) her şeyi sapasağlam yapan Allah'ın sanatıdır. Şüphesiz ki O, yaptıklarınızdan tamamıyla haberdardır.

Burada ''her şeyi sapasağlam yapan Allah'' ifadesi vardır.

SECDE : 7. O (Allah) ki, yarattığı her şeyi güzel yapmış ve ilk başta insanı çamurdan yaratmıştır.

'''O (Allah) ki, yarattığı her şeyi güzel yapmış''' ifadesine dikkat edin.

MÜLK : 3. O ki, birbiri ile âhenktar yedi göğü yaratmıştır. Rahmân olan Allah'ın yaratışında hiçbir uygunsuzluk göremezsin. Gözünü çevir de bir bak, bir bozukluk görebiliyor musun?

''' Allah'ın yaratışında hiçbir uygunsuzluk göremezsin'''
Bu Ayette anlaşılmayacak bir durum var mı!

Bu Ayetlere bakarak Allah erkeğin cinsel organını kusurlu yarattı diyebilirmiyiz.
Cinsel organın şeklini değiştirmeye kendimizi yetkili görebilirmiyiz.

Allah bu şekilde bizlere bildirirken; Şeytan boş dururmu!
Allah ın emrettiğini yasaklayacak.
Emretmediği bir şeyi ise emretmiş gibi dine sokacaktır.

NİSA : 118. Allah onu (şeytanı) lânetlemiş; o da: "Yemin ederim ki, kullarından belli bir pay edineceğim" demiştir.

Burada şeytan Allah ın yarattıklarından pay alacağını Allah bizlere bildiriyor.

NİSA : 119. "Onları mutlaka saptıracağım, muhakkak onları boş kuruntulara boğacağım, kesinlikle onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar (putlar için nişanlayacaklar), şüphesiz onlara emredeceğim de Allah'ın yarattığını değiştirecekler" (dedi). Kim Allah'ı bırakır da şeytanı dost edinirse elbette apaçık bir ziyana düşmüştür.

''Şüphesiz onlara emredeceğim de Allah'ın yarattığını değiştirecekler"

Bu Ayete dayanarak bir insanın hastalık olmaması halinde burun estetiği yaptırmanın Allah ın yarattığını değiştirmek olduğuna bütün hocalar hemfikirler.
Bu Ayete dayanarak meyve ve sebzelerin genetiğiyle oynamanın Allah ın yarattığını değiştirmek olduğuna bütün hocalar hemfikirler.
Fakat iş erkeğin sünnet edilişine geldiği zaman bir kaç hoca dışında bütün hocalar Ali Ekşi kadar cesaretli değiller.

Bazı hocalar Tevratta var diyorlar.
Yani Allah ın tahribata uğradı dediği Tevrattan bahsediyorlar.
Ortada gerçek bir Tevrat yok.
Kur'an Tevratı ve İncili tastik eden bir kitap olduğuna göre; Tevratta olsaydı, Kur'an da da bizlere bildirilmesi gerekirdi.
Bazı hocalar ise tırnak ve saç kesmeyle eş değer tutuyorlar.
Tırnak, ve sakal doğuşta yok, saç ise kısa.
Şünnet derisi doğuşta var.
Tırnak, sakal ve saç yaşarken uzar. Uzadıkça kesilir.
Sünnet derisi uzamaz. Allah ın yarattığı orjinelde durur.
Tırnak, sakal ve saç kesildiğinde acımaz.
Sünnet derisinin alınması için operasyon gereklidir.
Tırnak, sakal ve saç hücre barındırmaz.
Sünnet derisi ortalama 20 000 duyu hücresi barındırır.
Erkek Allah ın yarattığı bu histen mahrum bırakılır.
Bu nasıl eş değerlik, bu nasıl bir kıyas.

Çok sevdiğiniz birisine özenip kendi elinizle bir şey yapıyorsunuz.
O bakmadan çöpe atıyor.
Sonra tekrar yapıyorsunuz.
O yine çöpe atıyor.
Yani siz her yaptığınızda o çöpe atıyor.
Ne kadar sabredersiniz.
Müslümanlar Allah ın özenerek yarattığı sünnet derisini;
Her seferinde çöpe atmalarına Allah ne kadar daha sabredecek!
Ne büyüksün Allah ım..